Sultan BİNGÖL

Hayat sizi kendi denizinde kürek çekmeye zorlayan bir kaptan gibidir; pusulanız başka dümeniniz bambaşkadır. Yaşam ise kendi doğrusuna figüran seçer insanoğlunu ve kendi âleminde kulaç atmaya zorladıkça kangrenleşen düşüncelerimiz yerini bulamaz olur. Beşer hayatı ise süregelen bir yazım ile yaşam arasındaki ince çizgide raks eden fikirsiz şuur gibidir. Fikrin varlığını lakin şuurun noksanlığını çeker sahipsiz baş.
İnsan ömrünün tozlu raflarında nefes almak gibiydi yaşamak; peki ya kararlar? Kararlarımız? Karalarınız? Her bir kararın arka planına saklanmış ama inceden inceye sizi, bizi, seni etkileyen ne derler korkusu ve acaba?
Gelgitlere sığdırdığımız kelamlar ve ağırlığınca yerinde kalan ve yazınıza düşmeyen bütün duygular ve işte o zamanlar vakitsizce karşıma çıkan veba gibiydi yazıma alamamak. Gölgesinde kaldığımız korkularımız sırtımıza bir yük daha bindirircesine kahkalar atıyordu, derdi dert bilmekten ziyade derdimizden haz duyan bir topluluk vardı karşımızda taş atsa şiir yazardık o derece bağlıydık yazmalara. Hele ki yolculuklar, vedalar, kavuşmalar hepsinde kendimize yer edineceğimiz dizelerin iki yakasını bir araya getirebilmekti yazmak. Boynumuzun kıldan ince kaldığı gibi her kelamı kalemle deftere bağlamak gibiydi nefes almak ve o ince çizgi hiçbir kelamın ardı ardına planlı yazmaların değil de Tevafuk bir eserin parçası olması gibidir yazmak.
Ve ziyadesiyle kapalı duygularımla ve kelamlarımla meşguliyet oluşturdum siz değerli okurlara belki de çok imge barındırır lakin hepsi bir duygunun eseridir. Ve son olarak belirtmek isterim ki aşağıda yer vereceğim dizeler yukarıda belirttiğim karmaşalara sorgulara ve duygulara umarım bir cevap veyahut öğreti niteliğinde olur…
Taşların yükseldiği yerden kuşları beklemeyin
Karanlığın sancısı saplarken seher vaktini güneşin yar oluşunu beklemeyin
Yanlış ayak ile başladığınız adımdan hayır beklemeyin
Semanın dağlarından lavlar dökülüyorsa avuçlarınıza şerrinden medet beklemeyin
Kelam edemiyorsa kadı kaleminden hayır beklemeyin
Olgunlaşmıyorsa yüreği bekleme dönüşleri
Hapsetmeyin kendinizi sızısı bol bekleyişlere